ÇEVRE GÖNÜLLÜLERİ DERNEĞİNİ ALKIŞLIYORUM...
ÇEVRE GÖNÜLLÜLERİ DERNEĞİNİ ALKIŞLIYORUM...
AZİZ ARSLAN
-
Çevre sorunları, Ekolojik yıkım dünyada olduğu gibi, Ülkemizde de doğal varlıklarımız olan Yeşil alanlar, Parklar, İçme suları, Tarım arazileri gibi alanların kirletilmesine ve yok edilmesine jet hızyla devam edilmektedir. Bu olumsuzluklara karşın, Sivil Toplum Kuruluşlarının güçlü olması, çok kişiden oluşmasından ibaret değil, içindeki nitelikli insanların doğal varlıkların korunmasına ve sahiplenmesine ilişkin, türbinlere oynayanların değil, halkın gür sesi olabilmesidir. Çünkü hakikatin yükünü, herkes taşıyamaz. Asıl marifet, çok olmak değil; Öz olmak ve iz bırakmaktır.
Hülâsa; Şehrimizde onlarca sivil toplum kuruluşu olmasına rağmen hiç birinde tık yok!... Halkın nefes aldığı yaşam alanlarına sahip çıkan tek Sivil Toplum Kuruluşu olan Batman Çevre Gönüllüleri Derneğidir. Gece ve gündüz, yakın veya uzak demeden sahada aktif rol alan Çevre Gönüllüleri Derneği’nin yeşil alanların ve parkların amacına aykırı yapılaşmaları kamuoyunun gündemine getirmesiyle bu olumsuzluklardan haberdar oluyoruz.
Şehrimizin genelinde halkın nefes aldığı yeşil alanların işgal altına alınarak elektrik trafoları, muhtarlık ofisleri, çocuk görüşme merkezleri derken şimdi de mahiyeti belirsiz yapıların inşa edildiğini duyuyoruz! Parkların her köşesi betonlaştırılma söz konusu ise, vatandaşların dinlenme hakkı ve çocukların oyun alanları gasp ediliyor demektir! Bu olumsuz gelişmelere karşı sadece Çevre Gönüllüleri Derneği kamuoyu oluşturarak mücadele vermekte! Bugün öyle bir noktadayız ki, nefes aldığımız yeşil alanlar ve parkların amacına aykırı yapılaşmalar sesiz ve sedasız gasp edilirken, bu olumsuzluklara ses çıkarmayan sivil toplum kuruluşları yeşil alanların ve parkların betonlaşmasına yeltenenlerin suç ortağıdır.
Şehrimizin doğal varlıklarında, biyolojik çeşitliliğinde, havasında, suyunda, toprağında yeşil alanlarında gözle görülen olumsuzluklar yaşanmakta. Mütemadiyen ekonomik kalkınmayı ve doğal yaşamın korunmasını esas alan yönetim politikaları bulunmadığı ve kirliliğin temel kaynağını çözmeden, gerekli altyapı ve arıtma tesisleri hayata geçirilmeden bu yıkıcı etkiler hep devam edecektir. Ranta ve talana karşı verilen mücadeleyle çevre sorunları ve toplumsal sorunlar arasında doğrudan bir ilişki vardır. Çevre ve yeşil alanların korunamadığı bir ülkede demokrasiden de söz etmek mümkün değildir.
Nitekim; Batman Valisi Sayın Ekrem Canalp, görev süresi içinde "yeşil alanlara hiç bir müdahale" olmayacak diye beyanatı yerel basına yansımıştı. Söz konusu yeşil alanlara amacı ne olduğu belirsiz yapılara ilişkin Sayın Canalp'ın bilgisi dışında yapıldığına inanıyorum. Çünkü park ve yeşil alan gibi vizyon projeleri hayata geçiren Sayın Canalp'ın bu belirsiz yapılara geçit vermeyeceği kanaatindeyim. Kulağımıza gelen bilgiler doğrultusunda bu yapılara ilişkin yerelde bazı siyasi figürlerin ranta yönelik girişimleri olduğunu kamuoyunda ifade edilmektedir.
Dolayısıyla, Batman Belediyesi'ni derhal sorumluluğa davet ediyor ve halka ait yeşil alanlara yönelik tüm belirsiz yapıların derhal durdurulmasına ilişkin bir yazar ve bir vatandaş olarak talepte bulunuyorum.
Hâsılı; Halkın esenliğini ve doğal varlıkların korunmasına yönelik yaşam alanlarına sahip çıkmaya yönelik kararlılığını ortaya koyan Çevre Gönüllüleri Derneği Başkanı Hasan Argunağa ve Yönetiminin başarılı çalışmalarını ayakta alkışlıyorum...
Vesselâm.
