05 Temmuz 2025 - Cumartesi

LİYAKAT Mİ DEDİNİZ?

LİYAKAT Mİ DEDİNİZ?

Yazar - AZİZ ARSLAN
Okuma Süresi: 4 dk.
AZİZ ARSLAN

AZİZ ARSLAN

-
Google News

Kısa ve öz ifadeyle, insanların çıkarları doğrultusunda olmayan bir görüşü veya doğru olan bir eleştiriye karşı, hemen algı oluşturarak laf cambazlığı ile bizim düşündüğümüz gibi düşünmüyor, bizim sevdiğimizi sevmiyor diye! Hemen hakaret, aşağılama, şucu-bucu diye iftira, tehdit ve tacize başlıyorlar ve işi öyle bir noktaya getirirler ki insanlıklarını bile unutabiliyorlar!

Kıymetli okurlarım...

Bin yıl geçse de; hak, hukuk, adalet ve kul hakkı dahi bu hassas konularda değişmem yine aynı ben" diyorsanız, iyi bir kişiliğe ve Allah korkusuna sahipsiniz. Şimdilerde ise kimin ne olduğunu ayırt etmek mümkün değil? Hele ki liyakatli okuyanla ve okumayanın arasında da hiç bir fark kalmadığı gibi.

Neden mi?

Anlatayım:

Makam ve mevkilerde, kamu kurum ve kuruluşlarında öyle liyakatsiz kişiler oturtulmuş ki; Bulunduğu yere bir bakıyorsun vay be ne etkili ve yetkili makamın baş köşesinde oturmuş! Hülâsa diploması/lisansı nedir diye merak ediyorsun? Sonra anlaşılıyor ki, ne diploma ve ne de liyakat var! Diploma varsa da liyakat yok! Anlayacağınız arkasında sağlam ensesi kalın veya siyasi partiden, oradan buradan torpilli kişileri görürsünüz.

Liyakatli ve diplomalı gençler! Ha işte o kalın enseliler var mı arkanızda? Şayet yoksa! Diplomanın ve liyakatin bir anlamı yok haberiniz ola...

Hülâsa; Emanet sahiplerinin, emânet edecekleri insanlarda ilk arayacakları şart "Ehliyet ve Liyâkattir." Her nedense liyakat ve kariyeri olmayan bomboş birini önemli koltuklara neden getirirler derseniz? Aslında olay basit; "Minareyi çalan kılıfı hazırlar" misali liyakatli insanları görevden alıp, liyakatsiz insanlara koltuk verirsen ne olur kocaman bir "hiç" Mütemadiyen o makamlara gelenlerin hiç bir icraatları olmadığı gibi, kılık kıyafeti, yüzü gözü başı kaşı burnu estetik falan filan simalarını her ne kadar değiştirseler de beleşten makam sahibi olduklarından ve sinek kaydı traşlarıyla o koltuklardan 7/24 hiç kalkmazlar maazallah birileri o koltukları kapmasın diye! Esas duruşta, emret hünkârım emrinizdeyim derler.

Ezcümle; Tarih bize tecrübelerle göstermiştir ki insanlığın huzur ve saadeti iki şeyin varlığı ve yokluğu ile kazanılmış veya kaybedilmiştir.

1- Emanetleri ehline vermek...

2- Adaletle hükmetmek...

Hülâsa; Allah Teâlâ, Kur'ân-ı Kerîm'in meâlin de şöyle buyurmakta:

"Şüphe yok ki Allah size, emanetleri ehline vermenizi ve insanlar arasında hükmettiğiniz zaman adaletle hükmetmenizi emrediyor."

(Nisâ Sûresi Ayet-58)

Velhasıl; Dirsek çürüterek, onca yıl okumuş, iş arayan ve atama bekleyen liyakatli gençler çok üzgünüm! liyakat ve diplomadan önce ensesi kalın veya siyasetçi bir dayınız olmalı. Bu açıdan liyakat denen şey yok artık bitti suya düştü, suyu inek içti inek dağa kaçtı, dağ yandı bitti gitti kül oldu.

Vesselâm.

#
Yorumlar (1)
Devran polat
06.07.2025 00:29
Sayın yazarım kaleminize sağlık gençlerin sesi olduğunuz için ve gerçekleri yansıtığınız için teşekkürler.
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.
Tüm Yazıları