03 Eylül 2025 - Çarşamba

OKULLAR AÇILIYOR: TATLI TELAŞ VE CİDDİ ENDİŞELER

OKULLAR AÇILIYOR: TATLI TELAŞ VE CİDDİ ENDİŞELER

Yazar - METİN BANLI
Okuma Süresi: 3 dk.
METİN BANLI

METİN BANLI

metinbanli@hotmail.com -
Google News

metinbanli@hotmail.com

Her yıl olduğu gibi, bu yıl da okulların açılmasına sayılı günler kala ailelerde tatlı bir telaş başladı. Kıyafet hazırlıkları, kırtasiye malzemeleri, okul kayıtları, hangi mahallenin öğrencisinin hangi okula gideceği, servis düzenlemeleri… Velilerin gündemi bu sorularla dolu.

Ancak işin bir de kaygı verici yüzü var.

Maddi imkânı olan aileler çocuklarını özel okullara yönlendiriyor. Onlar için kıyafetinden servisine, yemeğinden kırtasiye malzemesine kadar pek çok ayrıntı düşünülmüş durumda. Çocuklarını devlet okullarına gönderen aileler ise bütün bu yükü kendi sırtlarında taşımak zorunda kalıyor.

Bir ülke düşünün ki eğitimdeki sınıf farkı bu kadar açık olsun: Parası olan özel okula, olmayan devlet okuluna. Oysa gelişmiş ülkelerin çoğunda aileler temel eğitim için para harcamaz. Bizde ise özel okul furyası her yıl daha da büyüyor. Ben şahsen özel okullara karşıyım; bunun altını özellikle çizmek isterim. Çünkü eğitim, toplumun bütün çocukları için eşit olmalı.

Ama mesele yalnızca eşitsizlik değil; çocuklarımızın sağlığı ve güvenliği de en az eğitim kadar önemli.

Geçtiğimiz yıl okul kantinlerinde yaşanan gıda zehirlenmeleri hâlâ hafızalarda. Taşımalı eğitimde dağıtılan yemeklerin hijyen koşulları da çoğu zaman tartışmalı. Bu konuda yetkililerin denetimleri sıklaştırması, ailelerin endişelerini ortadan kaldırmalıdır. Servis meselesi de velilerin en büyük endişelerinden biri. Çocuklarını her sabah servise bindiren anne-babaların aklı gün boyu evladında kalmamalı. Şoförlerin güvenlik soruşturmaları titizlikle yapılmalı, araçlarda kamera sistemi zorunlu hâle getirilmeli.

Veliler, çocuklarını gözleri arkada kalmadan okula gönderebilmelidir. Ve en tehlikeli mesele: uyuşturucu. Batman ve ilçelerinde ne yazık ki çocuklarımızı en çok tehdit eden bela budur. Özellikle okul çevreleri, kantinler ve servis noktaları bu tehlikenin en yoğun olduğu yerlerdir. Çocuklarımızın zehir tacirlerinin eline düşmemesi için emniyet güçlerine büyük görev düşüyor.

Çocuklarımızın güvenliği için asayiş birimlerinin özverili çalışmalarını artırarak devam ettirmesi hayati önem taşımaktadır. Unutmayalım: Eğitim yalnızca ders kitaplarından ibaret değildir. Bir çocuk güvenli, sağlıklı ve huzurlu bir ortamda yetişmiyorsa, hangi sınavı kazanırsa kazansın, geleceğimiz için kalıcı bir teminat oluşturmaz. Devletin asli görevi, hiçbir anne-babanın çocuğunu endişeyle okula göndermemesini sağlamaktır. Eğitimde eşitlik, sağlıkta güven, sokakta huzur…

Ancak bunlarla geleceğimizi koruyabiliriz.

#
Yorumlar (0)
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.