Pandemi döneminde duygusal açlığa dikkat

Korana virüs nedeniyle ortaya çıkan kaygı ve stres duygusal yeme bozukluklarına neden olabiliyor.

Gündem Yayın: 11 Ocak 2021 - Pazartesi - Güncelleme: 11.01.2021 10:48:48
Editör -
Okuma Süresi: 3 dk.
Google News

Korana virüs nedeniyle ortaya çıkan kaygı ve stres duygusal yeme bozukluklarına neden olabiliyor.  Beslenme ve Diyet Uzmanı Diyetisyen Saadet Tayşi, korona virüs nedeniyle artan stres düzeyinin kalorisi yüksek yiyeceklere yönelmemize neden olduğunu ve stres dolayısıyla açlık hissimizi kontrol etmemizin zorlaştığını, üzerine de kış mevsiminin gelmesiyle birlikte kilo alımının kaçınılmaz olduğunu belirterek tavsiyelerde bulundu. Pandemi döneminde sokağa çıkma kısıtlamalarının başlamasıyla birlikte milyonlarca vatandaşın evlerine kapandığını belirten Tayşi, “Hayatımızda bir düzenin olmaması, evden çalışıyor olmak, aktif bir yaşamın olmaması gibi nedenlerle soluğu mutfakta alıyoruz. Doyduğumuz halde ve karın guruldaması ile mide ağrısı gibi fiziksel bir açlık belirtisi yokken, yemek yeme isteğine ve davranışına; ‘duygusal açlık' veya ‘duygusal yeme' deniliyor” dedi.

Abur cubur tüketiminde “Al, aç, bitir” mantığına son verilmesi gerektiğinin altını çizen Diyetisyen Saadet Tayşi, “Gerektiğinden fazla yemeyi engellemek için cezbedici yiyecekleri göz önünden uzaklaştırmalısınız. Tezgâhta bir kavanoz kurabiye veya çikolata olması sizi fazladan yemeye teşvik edecektir. Gözünüzün önünde cezbedici yiyeceklerin olması, aç olmadığınızda bile sık sık atıştırmaya neden olacaktır. Bu nedenle, şekerli unlu mamuller, şekerlemeler, cipsler ve kurabiyeler gibi özellikle cezbedici yiyecekleri kiler veya dolap gibi gözden uzak olan yerlerde tutmanızda fayda var. ‘Al, doğra, fırınla’ sebzeler veya meyvelerle sağlıklı atıştırmalıklar yapmak daha iyi olmaz mı?  Ya da yoğurt veya süt ile birleşen lezzetler size de hoş gözükmüyor mu? Evdesiniz vakit varken sürekli gördüğünüz ve özendiğiniz sağlıklı atıştırmalıkları denemelisiniz’ ifadelerini kullandı.

Bitki çaylarının öneminden bahseden Tayşi, “Evde yapılmış meyveli bitki çayları en sevdiklerimden. Hem kokusu hem şifasına denilecek yok. Peki, her birinin ayrı bir yararı olan doğal şifa kaynağı bu çayları ne kadar tanıyorsun? Kan şekerini düzenlemeden sakinleştirmeye, yağ yakmadan mikroplarla savaşmaya, depresyondan mide bulantısına birçok faydası bulunuyor. Yeşil çay, beyaz çay, ıhlamur, tarçın, rezene, kuşburnu ve adaçayı gibi bitki çayları ile huzuru keşfedin” sözlerini ekledi. Tayşi, “Korona virüs bile değişim gösterirken sizde kendinizi değiştirin. Bağışıklığınızı kuvvetlendirin. Zaman geçerken bedenine ihanet etmeyin” şeklinde altın öğütler verdi.

#
Yorumlar (0)
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.